Can Bursalı – Kadir Mert
HATAY – Zelzelenin vurduğu 10 vilayette büyük yıkım yaşanırken, Antakya’nın neredeyse tamamı yerle bir oldu. Kentte, ayakta kalan tek inançlı yapı, Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Hastanesi olarak göze çarpıyor. Hastanenin Dahiliye-1 servisinde siyah torbalar içinde çok sayıda ceset bulunuyor. Hastane koridorundaki tüm boş alanlarda, sağ kurtulan depremzedeler tedavi edilmeye çalışılıyor.
Maraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinin merkez üssü olduğu 7.7 ve 7.6’lık iki sarsıntının yerle bir ettiği kentler ortasında, tahminen de en çok yıkım Antakya’da yaşandı. Kentteki binaların tamamına yakını ya enkaz halinde ya da ağır hasarlı. Sağlam görünen yapı sayısı ise çok az.
Gazete Duvar grubunun sabah geldiği kentin karayolu, yarıklarla dolu. Yol boyunca onlarca araç kaza yapmış ve kaza yaptığı formuyla terk edilmiş görünüyor. Karayolu üzerinde çekilmeyen araçlar tehlike yaratıyor.
MKÜ HASTANESİ HASAR ALMAMIŞ
Kente yaklaştıkça, televizyonlara, internet sitelerine ve toplumsal medyaya yansıyanların, gerçeğin çok az bir kısmı olduğunu anlamamız uzun sürmüyor. Zira yol boyunca zelzeleden etkilenmeyen küçük bir alan bile göremiyoruz. Bir istisna hariç. Kentteki birinci durağımız olan merkeze yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta olan Mustafa Kemal Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin bulunduğu yerleşkede, cam kırılması üzere ufak hasarlar haricinde bir sorun görünmüyor. Birebir vakitte hastane yerleşkesi kentte elektriğin, telefon şebekesinin ve internetin kullanılabildiği tek alan. Hastane elektrik muhtaçlığının büyük bir jeneratör yardımı ile karşılıyor.
Hastanede, tabipler ve hemşireler canla başla yaralı depremzedeleri tedavi etmek için çabalıyor. Hiçbir altyapı hizmetinin verilemediği Hatay’da, yıkılan ve hasar alan yüzlerce binanın yanında hastane yerleşkesi ayakta kalan en değerli yapıların başında geliyor.
CESETLER TEŞHİS EDİLMEYİ BEKLİYOR
Hastanenin Dahiliye – 1 servisindeki durum ise daha vahim. Servisin büyük bir kısmı hayatını kaybeden depremzedelerin siyah torbalar içinde bırakıldığı alana dönüşmüş durumda. Bir hastane çalışanının verdiği bilgiye nazaran, buradaki cenazeler teşhis edilmeyi bekliyor. Teşhis edilenler ise defnedilmek üzere yakınlarınca teslim alınıyor.
Koordinasyon eksikliği göze çarpan hastanede, depremzedelerin durumu ve cesetlerle ilgili bilgi almaya çalıştığımız tabipler ve hemşireler, konuşma yasağı olduğunu belirterek sorularımızı yanıtlamaktan kaçınıyor.
Enkaz yığınına dönen kentte, birinci zelzeleden bu yana geçen yaklaşık 60 saatin akabinde karamsar bekleyiş sürüyor.