Merkez üssü Maraş’ın Pazarcık ilçesi olan 7,7 büyüklüğündeki zelzele yaşandığında, en büyük yıkımın ortaya çıktığı kentlerden biri Hatay oldu. Kentin birçok ilçesinde, sabaha karşı yaşanan zelzeleden sonra gün uzunluğu yardım bekleyip, karanlık bastırana kadar etrafta iş makinesi ve çadır göremeyen depremzedeler, duruma yansılı. Sarsıntıdan sonra enkaz çalışmaları ve sokaklardaki insanların gereksinimleri için yardım ulaşmayan mahallelerden AFAD ve Kızılay’a arka arda reaksiyon bildirileri geliyor.
TIRLAR SABAH ULAŞACAK
Depremden etkilenen her kentin muhtaçlıklarını karşılamak üzere AFAD uyumunda birer büyükşehir belediyesinin belirlenmesi kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Hatay’a yardım için görevlendirildi. Belediyenin bugün akşam saatlerinde İstanbul’dan yola çıkan yardım tırının sabahın birinci ışıklarıyla Hatay’daki depremzedelere ulaşması bekleniyor.
‘KADERİMİZE TERK EDİLDİK’
Hatay’da yaşayan inşaat mühendisi Adnan Özçelik, kentin genelinde büyük mağduriyet yaşandığını belirterek, şunları söyledi: “Ciddi bir AFAD çalışma külfeti var. Yıkılan bina sayısı çok fazla. Ancak net bilgi almakta zorlanıyoruz. Telefon ve internet şebekeleri çöktü. Acil aramalar bile yapılamıyor. Yalnızca bildiri yoluyla haberleşebiliyoruz. Yardım bekleyen o kadar çok insan var ki. Aksaray, Armutlu, Elektrik, Emek, Cumhuriyet mahallelerinde ve Güzelburç beldesinde yıkılan bina çok, enkaz altında kalanlar çok. Kendi imkanlarımızla insanları göçük altından kurtarmaya çalışıyoruz. İtfaiye yok, yardım grubu yok. Perişan haldeyiz. Maalesef kendi mukadderatımıza terk edilmiş durumdayız.”
‘BEKLEYECEK VAKİT YOK’
Defne Etraf Platformu’ndan Muhsin Nuraydın da sabah saatlerinden itibaren Antakya, Samandağ, Reyhanlı, Kırıkhan ve İskenderun’dan arayıp ulaşmaya çalıştığı yaklaşık 120 şahıstan yalnızca 12’sine ulaşabildiğini söyledi. Nuraydın, “Armutlu, Elektrik, Turunçlu mahallelerine acil yardım lazım. Samandağ dümdüz oldu. Şu an hiçbir yardım, kurtarma faaliyeti yok. Hatay’a giden yollar kapandı, Hatay Havalimanı’nda da pist yarıldı. Bu havalimanının yanlış yere yapıldığını başından beri söylüyorduk. Kurutulmuş gölün üzerine havalimanı yapılırsa yaşanan her felakette yardıma muhtaç kalırız. Daha evvel sel felaketinde çok yağışlar sırasında havalimanı 4 ay kullanılamamıştı, artık sarsıntıda de kullanılamıyor. Ankara, Hatay ve İzmir’den AFAD’la koordineli hareket eden özel bir kurtarma grubu Hatay’a yardım için bölgeye gidiyormuş. Bekleyecek vakit yok” diyerek yardım daveti yaptı.
‘BU SES İVEDİLİKLE DUYULSUN’
Depremin Defne ilçesini yıkıp geçtiğini, bilançonun çok ağır olduğunu söyleyen CHP Defne İlçe Lideri Akın Parlakyıldız, “Çok makûs durumdayız” dediği ilçeden yetkili kurumlara şöyle seslendi:
“Armutlu, Elektrik, Cumhuriyet mahalleleri neredeyse büsbütün yıkıldı. Defne ilçesinde taş üstünde taş kalmadı. Bölge beşere acil yardım gerekiyor. Buradan yükselen ses ivedilikle duyulsun. Aksi halde bu hava şartlarına, bu yokluğa kimse dayanamayacak.”
‘BİNALAR KÂĞIT ÜZERE YIKILDI’
İskenderun’da yaşayan Eğitim-Sen üyesi öğretmen Ferit Şar, sarsıntı anından itibaren yaşadıklarını anlattı: “Deprem olduğu anda eşim ve kızımla dışarı çıktık, çok süratli yağmur yağışı vardı ve soğuktu. Sarsıntı birinci vurduğunda bir bina gözümüzün önünde kağıt üzere yıkıldı. İkinci vurduğunda etrafındaki öbür binalar da yıkıldı. Sarsıntı yaklaşık 2 dakika sürdü. Binaların, elektrik tellerinin ortasında sıkıştık kaldık, çaresiz uzun müddet bekledik. Bölgemizde ölüler, yaralılar, göçüğün altında bekleyenler var. Numune Mahallesi’nde Hacettepe Protez Merkezi’nde bina büyük ölçüde çöktü, çökmeyen 3 kat göçüğün üzerinde duruyor ve birkaç kişi göçük altında kaldı. Sabah saatlerinden beri içerden yardım sesleri geldiği halde elimizde enkaz kaldırabileceğimiz ekipman olmadığı için onlara yardım edemiyoruz. Daima artçı sarsıntılar oluyor. Binanın tamamı bu insanların üzerine çökerse bu beşerler yardım beklerken ölür diye korkuyoruz. Bilhassa Numune Mustafa Kemal mahallelerine acil yardım gelsin.”
‘NE ÇADIR VAR NE İŞ MAKİNESİ…’
İskenderun’da göçük altında çok sayıda insan olduğunu, beklenen yardım gelmeyince halkın kendi imkanlarıyla enkaz kazdığını aktaran Ferit Şar, “Burada ne Kızılay var ne AFAD, ne bir yardım duyurusu, ne de ortada gece için bir hazırlık var. Gündüz biraz daha varlıklı ailelerin yaşadıkları kıyı bölgesine bir iki iş makinesi gördük. Onların kendi imkanlarıyla getirdiği iş makineleriyle arama kurtarma çalışmaları yapılıyor. Lakin onun dışında İskenderun’da durum çok vahim. İlçede sağlam kalan bina sayısı 100’ü geçmez. Mahallelerin tamamında binalar yıkılmış, tam yıkılmayanlar yan yatmış, sağlam denilenlerin de duvarları çatlamış ve yıkılmış durumda. Hastaneler yıkıldı, ayakta kalan binalar ağır hasarlı. Bir minare yıkıldı. Alt geçitler yerlerinden sökülmüş, 15 santimetre civarında çökmüş halde. Araçların bu yollardan geçmesi çok zor” dedi.
‘BEBEKLERLE GECEYİ ATLATABİLELİM’
Bebekler için sıcak su, mama, çocuk yaşlı sokakta kalan herkes için de geceyi geçirebilecekleri sıcak çadırlara gereksinim olduğunu vurgulayan Şar, “Çadır yok, çocuklu, bebekli ailelerin başlarını sokabileceği hiçbir yer yok ve şu anda soğuktan donuyoruz. Beşerler artık soğuktan donmamak için hasarlı konutlarına girmeye başladılar. Akaryakıt istasyonları sokakta kalanlara otomobilde klima çalıştırmaları için akaryakıt veriyordu artık o da yok. Bebeğimiz olduğu için bir arabayı bize açtılar, kliması çalışmıyor fakat hiç değilse içeri yatırıp üzerine yorgan örttük. Şu an bir umut bekliyoruz. Çok sayıda kişinin sığabildiği büyük çadırlar kurulsun. Kâfi ki soğukta kalmayalım, geceyi atlatabilelim” diye konuştu.